Başlık
Yanık yanık, ‘’herkes kaderine boyun eğmeli’’
diyordu türküde, ben elimde ince belli çay bardağında kopkoyu kahvemi
yudumlarken. Herkes kaderine boyun eğmeli..Seçtiğim yolda mıydım yoksa
şartları suçlayıp sürüklendiğimi düşündüğüm yolda mı. Koca dünyada bir
Nur yaşamıştı ya da yaşamamıştı, ne farkediyordu gerçekten. Başarıysa
gelebileceğim en iyi noktadaydım. Bıçaksırtı kararları, etinizi nasıl
alırsınız sorusunun cevabı kadar net alabilir duruma gelmiştim son
yıllarda.Ama işi olmasa ya da şartları değişse kendini tanımlamakta
zorlanacak ve hatta hayatı başına yıkılacak kadar da son derece zayıf.
Başaracak ne kalmıştı sahi..Hayat buydu işte,doğarsın
okul-mokul,üniversite hoop iş ve evlilik,ee çocuk ne zaman,bir baktın
2.si de hoşgelmiş kucağında,terfiler,hayal kırıklıkları,daha güçlenerek
kalk,yeni iş..DUR! Dur yahu dur..Ve bir bak, geldiğin yola ve
gidebileceklerine ve de gitmek ZORUNDAYIM dediklerine.
Anneme çocukken defalarca sorduğum ama
kafasını benden daha çok karıştıran malum soru yine dikildi önüme işte:
‘’Anne,sen beni neden doğurdun?’’ ‘’Yavrum neden doğuracağım, hamile
kaldım sen geldin işte’’. Piyangoydum yani. Kader, sürüklendiğin o
yolculuk ise eğer, türkü doğru söylüyordu. Boyun eğmeli ve yaşamaya (mış
gibi yapmaya) devam etmeliydim. Ama işte içimdeki o soru..Oldum olası
didiştiğim, boşa koyduğumda dolmayı bırak ‘’boş dediğin nedir ki’’
noktasında yıllarca takıldığım, doluya bir türlü ulaşamadığım bir
konuydu işte. Sonra koçlukla ve Adler ekolü ile tanıştım, tam da böyle
kafamın karıştığı zamanlardı. Nasıl deli gibi susarsınız,ve Cem
Karacanın o güzel şarkısındaki gibi kana kana bir kaynaktan içersiniz de
doyamazsınız ya..Doyamadım ben de.İlk kez koca resimde parmağımı uzatıp
kendimi bulmuş ve gösterebiliyordum artık.Elimde bir renk paleti
olduğunu,ve resmin benim tarafımdan yapıldığını öğrendim kendi
yolculuğumda. Öğrenene kadar,çok inkar da ettim ama.Bu en gerçek en
çıplak sorumluluğumdu artık.Ve annemin naif bir şekilde cevaplandırdığı
ne bileyim doğdun işte yavrum cevabı, kendine gebe kalmak ve onu yeniden
doğurmakla değişti kafamda. Bir sihir varsa eğer,o benim,biliyorum.
Peki sen yolculuğunun hangi durağındasın bugün? Biletine birkez daha bakmaya ne dersin..
İçime şimdiden başka bir şarkı düştü bile;
Sezen Aksu söylüyor-Ama fazla da üzülme hayat bitiyor birgün..
Nur Altuğ
EkoSmyrna Laboratuvarları
Director of Laboratory |