Adler Blog

Farkında Olduğumda Neler Mümkün?

Aylin İyicik

Farkında Olduğumda Neler Mümkün?

Şu anda ekrana bakıyorsunuz ve yazıya odaklanıyorsun ve okuyorsunuz bununla ilgili farkındalığınız var ve buna odakladığınızda tüm odağınız burda değil mi? Ama etrafınıza yavaştan bakıp yazılanlardan uzaklaştığınızda o zaman yazı ufak bir figür etarafınız büyük bir figür haline geliyor.

Ve biz neye odaklanırsak onun farkındayız asla bunu unutmamalıyız.

Evet farkındalık çok konuşulur üzerinde koçlar olarak çalışıyoruz görülmeyen ne varsa buzdağının altında onu görmeye çalışıyoruz. Bu sihirli bir kelime, aslında ben başka bir bilgi olarak değerlendirmek istiyorum farkındalığı. Hep yeni bilgi öğrendiğimizde anlamlandırıyoruz hayatı. Farkında yani bilmediğim, yeni şeyleri öğrendiğimizde neler mümkün? Bir kere gelişmek ilerlemek ve hayattan zevk almak mümkün. Bir de bu yeni bilgi kendimizle ilgili olduğunda yani ilgi alanımızla değil kendi etki alanımızda ilgili olduğunda o zaman neler mümkün bir düşünelim.

 

1.Değerlerimi ve Güçlü yanlarımı araştırdığımda

Ben kimim ilk soru ben bu dünyada ne için varım bu soruya cevap arıyoruz değerlerimizi araştırırken..Bu dünyaya niye geldim ne imzası atmak istiyorum bu hayata.. Farkında olmak aslında bir buz dağının altını araştırmak anlamına geliyor, biz bir takım alışkanlıklarla bir takım kararlar veriyoruz ancak bunu neden yapıyoruz ancak kendi değerlerimizi öğrenmek ve onlarla bağlantıya geçmekle mümkün.

Peki güçlü yanlarımız, onlarla ne kadar bağlantıdayız özümsüyoruz veya hatırlıyoruz? Bu güçlü yanlarımızı bilsek bile bizim onu ortaya çıkartmamıza kim ve ne engel oluyor bariyerlerimizin de ne kadar farkındayız? Genel olarak hep neyi yapmadığımıza odaklanıyoruz ve ona odaklanmamız isteniyor.

Biz değerlerimizi ve güçlü yanlarımızın farkında olduğumuzda ve sürekli engelleri ve bir sis bulutu gibi olarak hayal edin onu üfleyip ortadan kaldırıdğımızda ne mümkün o berraklığı oluşturduğumuzda ne mümkün neleri başarabileceğimize duyduğumuz güven ve inancın artması mümkün

 

2.Farklı Sesleri duyduğumda

Aslında yeni bilgiyi nasıl buluyoruz kendimize odaklanıp kendimizi dinleyerek. Etkin dinleme de bir diğer yeni bilgiye ulaşma aracı. Genelde çok fazla etramızda konuşmalar Muhakkak ki inancım her fikrin her iki tarafı da muhakkak var o yüzden de yeni bilgiye ulaşmak için muhakkak aykırı ve farklı fikirleri de dinlemek gerekiyor hem bizim hem de başkasının. Bu da bize hem kendimizi sorgulamamıza hem de yeni bilgiyi öğrenmemize yardımcı oluyor. Kendimizin söylemek istediğine odaklandığımızda da yeni bir bilgiyi öğrenmemiş oluyoruz. Çok kuvvetli inandığım bir tarrafı bir süreliğine bırakıp öbür tarafa geçtiğimde yeni bir bilgiye erişiyorum.

Eskiden kararlar bir kral tarafından verilirdi. Mesela Kral atına atlayıp köylülerin yanına gidip yapılacak işi talimat olarak verirdi buraya pancar ekilecek örneğin.. Kimseye de danışmadan kararları dayatırdı. Bugün halen bazı modern krallar var. Departman yöneticileri, öğretmenler ve hatta ebeveynler. Bir otokrat grup adına karar aldığında o grubun birlikte konuşurken alacağı kararların bilgeliğinden feragat ediyor. Yani kocaman grubun potansiyeli yerine tek kişinin zekâsı kullanılıyor. Diğer kişilerin bilgeliği asla kaybolmaz bu arada sadece bilinçaltına saklanır.

Farklılılara tolerans gösterdiğimde, tüm ilişkilerimde herkesin görüşünü alıp dahil ettiğimde o zaman tarafsız olmak mümkün ve tarafsız olduğum da istediğim değil benim için en doğru kararı alabilirim.

 

3-Hayal Kurduğumda

Tüm bunların dışında da yeni farkındalıklar oluşturmak hayal kurmakla mümkün. Hayal kurmanın gücü çocuklardan örnekle anlatınca çok net oluyor. Hayal kurmayı çocuklara kimse öğretmiyor am çok becerikliler çünkü neden kısıtlarla düşünmüyorlar sadece orada olmayı hayal ediyorlar.. Hayal kuralım ama başkasının hayalini mi kuruyorum yoksa kendi hayalimi mi bunu nasıl anlayacağım? Çünkü babam bunu istiyor çünkü annemi bu mutlu edecek hayal değil maalesef. Biz ne olduğunda mutlu olacağız ve kafamızda hiç bariyer ve durduran kişi ve faktör olmayınca ne kadar uçabiliyoruz. Ve aslında bunu bir petrol kuyusuna benzetebiliriz tüm kurduğumuz hayaller ilk önce tam karnımızda başlıyor. Aşık olmak gibi onu görünce aklımız başımızdan gidiyor ve onunla ilgili hayaller kurmaya başlıyoruz ve çok romantik hayaller. Ve ne olmasını istiyorsak tüm enerjimizi oraya veriyoruz yani neyin olmasını istiyorsak o gerçeğe dönüşüyor. Yani neyi beslersek o yeşeriyor. Sürekli olmayacağını düşündüğümüz hiçbir şey olmuyor. Çünkü enerjimiz ve neye dikkatimizi çevirirsek onunu olmasını veya olmamasını sağlıyoruz.

Hayal kurduğumuzda neyi istediğimizi neyin bizi mutlu edeceğinin farkına varıyoruz. O zaman ne mümkün onun için minik de olasa bir adım atmak mümkün o hayali kurduğumuzda onun önünde duran engelleri de ortadan kaldırmak için cesur hareketler mümkün. Çünkü biz artık bir savaşçıyız ve onu elde edene kadar da durmayız.

 

4- Değiştiremeyeceğim şeyleri kabul ettiğimde

Değiştirebileceğime odaklanıp değiştiremeyeceğim ile ilgili de kabul yine farkındalığa ulaşmam için araçların bir diğeri. 3 tane şeyi değiştiremiyoruz bu kabulden gittiğimizde berraklık oluşuyor ister istemez. Bir tanesi karşımızdakini; Ne kadar zor değil mi? Çünkü şuradan biliyoruz, kendimizi değiştirmek yeteri kadar zor zaten. Mesela ilkokul öğretmenlerinin bize verdiği kollarınızı birleştirin yönergesini hatırlayın ve yapın. Şimdi de tam tersini yapın. Ne kadar zor değil mi, biz kendimizi ve alışkanlıklarımızı bu kadar zor değiştirirken karşımızdakini nasıl değiştirelim. Tek katkımız kendi davranışımız ya da onunla ilişkimizdeki tavrımızı değiştirmek olabilir. Bir diğeri geçmişi değiştiremeyiz değil ben bir söylemim veya davranışım ile ilgili pişmanlık hissetsem bunu değiştirebilir miyim? Bununla kavga edip kendimi paralasam bir şey kazanmam değil mi ya da geçmişte yaptığım hata söylediğim yanlış laf, bilemediğim bir soru ya da küçük düşmem her şey olabilir. Bu tarafa odaklanmam ve orada kalmam bana hiçbir şey kazandırmaz. Hep bir affetmeye hep bir bardağımızı yeni şeyler için boşaltmaya ihtiyacımız var. Basket maçına benziyor bu bir 3lük kaçırdığımda ne yaparım önüme bakarım eğer o kaçırdığım baskete odaklanırsam maçı kaybederim ama eğer geride bırakırsam yani keşke değil bir dahaki sefere dersem o zaman o farkındalıkla ne mümkün daha iyisini yapabilmem ve daha olumlu sonuç üretmem mümkün. Bir de son olarak anımızda yaşadıklarımızı değiştirmek mümkün değil, örneğin trafikle ya da hava durumu ile kavga etmeyi eğer bırakırsak yani değiştiremediğimiz şeyler olduğunu fark edersek o zaman yeni olasılıklar mümkün o zaman hem kendimize hem de etrafımız için anlamlı bir varlık durumu oluşturabiliriz. Unutmayın neyi seçiyorsak onun içerisindeyiz.

Kabul ettiğim zaman kendimi rahtalatmam mümkün aynı zamanda bu kabul ile kendimi suçlamamam mümkün. Keşke demediğim zaman farklı seçenek ve olasılıklara kapı aralamam mümkün

 

Aylin İYİCİK
(PCC, ACPC)

 
 
Yazar: Aylin İyicik
Adler İletişim Formu